ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMLERDE İTTİFAKLAR ÇARPIŞACAK

ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMLERDE İTTİFAKLAR ÇARPIŞACAK

Türkiye Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine (Başkanlık sistemi)ne geçeli üç yıla yakın bir süre geçti. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin temel sorunu bugüne kadar hayata geçiremediği bu sisteme yönelik uyum yasalarıdır. Birçok siyaset gözlemcisine göre uyum yasalarının bugüne kadar TBMM’de yasallaşmamış olması, Cumhurbaşkanlığı hükümet  sisteminin topal ördek gibi yürümesine neden oluyor. Bu süreç parlamenter sisteme dönüş yapmak isteyen Millet ittifakı ortaklarını hem sevindiriyor hemde umutlandırıyor.

     Birbirine benzemeyen ve sadece Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı üzerine oluşturulduğu anlaşılan Millet ittifakı paydaşlarının ortaya koydukları, ama içini dolduramadıkları ( Güçlendirilmiş Parlementer sistem) den ne anlatılmak istendiğini henüz hiç kimse anlamış değil. Çünkü Parlamenter sistemin yetmiş yıldır bu ülkede sadece ve sadece askeri ve bürokratik vesayeti geliştirdiğini dolayısıyla çok sayıda askeri darbe veya darbe girişimine siyasi bir ortam hazırladığı biliyoruz. Dolayısıyla Parlamenter sistemin uzun yıllar bu ülkenin ekonomik ve sosyal olarak önünü tıkadığını ve aynı zamanda halka dayalı, milletin egemenliği ruhunu insanların beyninde sürekli törpülediğini çok iyi anlıyoruz. Bana göre Parlamenter sisteme tekrar geri dönme kavgası veren Millet ittifakı ortaklarının ülkemizin yaşadığı bu zorlu süreci anlatmakta zorlanacaklarını tahmin ediyorum. Dolayısıyla Cumhur ittifakı bileşenlerinin Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi uyum yasalarını acilen uygulamaya koymaları gerekiyor.

     Ülkemizin içinde bulunduğu coğrafya bin yıllık tarih boyunca çeşitli etnik, mezhepsel ve ekonomik çıkarlara dayalı binlerce çatışmaya ve savaşa tanıklık etmiştir. Ulusal kurtuluş savaşını halkla birlikte başarıya ulaştırmış olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyetini 1923’ten vefat ettiği 1938 yılına kadar bu ülkeyi resmi olmasa da başkanlık sistemiyle yönetmiştir. Her ne kadar o tarihlerde muhalif siyasi partilerin kurulmasına ön ayak olmuş ise de bu süreci başarıya ulaştıramamış ve dolayısıyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk hayatta kaldığı süre içerisinde genç Türkiye Cumhuriyetini üstü kapalı bir başkanlık sistemiyle yönetmiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 15-16 yıllık Cumhurbaşkanlığı süreci içerisinde birkaç tane başbakanı kendisinin atadığını ama gerektiği zaman görevden aldığını biliyoruz. Ama aynı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün milletin iradesini yansıtan TBMM’yi milletin (mabedi olarak) gördüğünü de görüyoruz.

                                                  ŞİMDİ GELELİM İTTİFAKLAR ÇATIŞMASINA

     Ülkemizde bulunan çok sayıda siyasi partinin Cumhurbaşkanlığı hükümet süreci içerisinde yavaş yavaş sinerjilerini kaybetmeye ve hatta önemsizleşmeye doğru sürüklendiğini görüyoruz. Ama buna karşılık son iki yıl içerisinde çok sayıda yeni siyasi partinin kurulduğunu yada kurulmakta olduğunu da görüyoruz. Bu yeni siyasi partilerin (ittifaklar pastasından) pay kapmak için kurulduğunu tahmin ediyorum. Çünkü iki seçim sonra çok sayıda siyasi partinin Türkiye Cumhuriyeti siyasi hayatından silineceğini ve bu partilere mensup siyasi aktörlerin ittifaklar içerisinde yer alacağını tahmin ediyoruz. Dolayısıyla Türkiye siyaset süreci ABD türü iki partili siyasi sisteme doğru hızla ilerliyor.

     Türkiye Cumhuriyeti bulunduğu coğrafyadan dolayı çok ciddi sitirajik bir konumda bulunuyor. Avrupa’yı Asya’ya bağlayan bir köprü görevi görüyor. Osmanlıdan bize miras kalan (bu köprü görevini bu dikenli coğrafyada idare edebilecek ve hiçbir emperyalist ülkenin boyunduruğuna sokmayacak) ciddi siyasi yöneticilere ihtiyacı vardır.

    Dolayısıyla önümüzdeki süreçte erken yada zamanında yapılacak bir seçim bu ülkenin geleceğinin belirlenmesinde tarihi bir dönüm noktası olabilir. Daha açık bir ifade ile ( vesayet rejimine) geri dönüş olur ise, bu ülke ne coğrafyasında etkin bir rol oynayabilir, nede ulusal ve toprak bütünlüğünü koruyabilir. İşte bu yüzden bu ülkede yaşayan herkesin önümüzdeki süreçte yapılacak erken yada zamanında yapılacak bir seçim de elini önce vicdanına, sonra da kalbine koyarak oy kullanması gerektiğine ve bu ülkenin tarihi yazgısına yön vermesi gerektiğine inanıyoruz. Ferit LİF

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Copy Protected by Chetan's WP-Copyprotect.