YILIN TÜRK ŞEFİ ÖDÜLÜ HATAYLI ŞEF’E
Türkiye’nin gastronomi alanındaki en köklü sivil toplum kuruluşu olan Mutfak Dostları Derneği’nin 4. Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri’nde “Yılın Türk Şefi”, bu sene Michelin Yıldızı kazanan restoranlardan Neolokal’ın kurucusu ve Şefi, Hataylı Maksut Aşkar oldu.
Four Seasons Sultanahmet ev sahipliğinde, Jumbo’nun katkılarıyla gerçekleşen 4. Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri gecesinde, on bir farklı kategorideki ödüller ile Jüri Özel Ödülü ve Tuğrul Şavkay Yaşam Boyu Başarı Ödülü sahipleri ile buluştu.
Mutfak Dostları Derneği’nin 2019 yılında onur ödülü vererek başlattığı Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri, 2020 yılında sekiz dalda sahipleri ile buluşmuştu. Ödül programı, küresel pandemi sebebiyle gastronomi sektörünün olağanüstü bir dönemden geçtiği 2020 ve 2021 yıllarına özel Altın Kaşık Pandemi Dönemi Özel Ödülleri ile yoluna devam etmişti.
Türk gastronomi dünyasının önde gelen isimleri, basın mensupları ve kanaat önderlerinin de katıldığı 4. Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri gecesinde açıklanan ödül sahipleri arasında, bu sene Michelin Yıldızı kazanan restoranlardan Neolokal’ın kurucusu ve Şefi, Hataylı Maksut Aşkar da yer aldı. Aşkar, “Yılın Türk Şefi” olarak seçildi.
-ÖDÜL LİSTESİ-
1. Yılın Türk Şefi: Maksut Aşkar, Neolokal
2. Yılın Yabancı Şefi: Claudio Chinali, Eataly
3. Yılın Genç Şefi: Yaren Çarpar, Ema Bakery & Catering
4. Yılın Pasta Şefi: Metin Saruhanlı, Arpège, Patisserie
5. Yılın Geleneksel Lokantası: Yanyalı Fehmi
6. Yılın Yabancı Konsept Lokantası: Fauna
7. Yılın Tek Ürün Geleneksel Lokantası: Aslanboğa Kokoreç
8. Yılın Pastanesi veya Tatlı Evi: Léone Patisserie
9. Yılın Ürün Satış Noktası: Antre Gourmet
10. Yılın Gastronomi Kitabı: Meyhane İhtisas Kitabı
11. Yılın Dijital Yayını: Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği (E-Dergi & Instagram Hesabı)
-ANNE MUTFAĞI-
Michelin Yıldızlı Hataylı Şef Maksut Aşkar, Anadolu’nun geleneğinde duran ve ev kültürü içinde yapılan yemeklere verdiği önemle de dikkati çeken bir isim. Buna dair önceki bir açıklamasında, “Bir mutfağı mutfak yapan, o mutfağın içindeki her bir dinamiğin defalarca yapıldığı için gelenek haline gelmesidir. Anadolu’da anneler, yemek kültürü de dahil, her bildiğini evin en büyük kızına öğretir. Kızı da evlendikten sonra gider kayınvalidesinden başka yemekler öğrenir. Sonra bu yemek kültürü nesillerce aktarılır. Her annenin kızına öğrettiği, her kızın kayınvalidesinden öğrendiği yemeklerin hepsi, harmanlanmış bir etnik kökenden gelir. Bu nedenle bizim mutfağımız ‘Anne Mutfağı’dır” diyen Hataylı ünlü şef Maksut Aşkar, gastronomide geleneğin öneminden bahsederken de şu ifadelerin altını çizmişti:
Damak duygusu, 5 yaşlarında gelişir. O yaşlarda yediğiniz yemekleri hiçbir zaman unutmazsınız. Bir şekilde, o zamanki gelenekleri sürdürebilmemiz gerekiyor. Hala o geleneklerle yaşayan, onun sunduğu lezzet noktasına göre hareket eden insanların, bu genç nesille kendi nesli arasında bir köprü rolü oynaması gerekiyor. Eğer geleneğiniz yoksa, geleceğiniz de yoktur.
Bizim, evlerimizde pişen yemeklerin yapıldığı restoranlar açmamız lazım. Geleneğimiz anne mutfağı olduğu için, bu mutfağı dünyaya düzgün bir şekilde ifade edemiyoruz. Londra, Tokyo gibi dünya kentlerinde bir Anadolu mutfağı restoranı açıp zarar etse de 5 yıl boyunca her gün en iyi yemekleri yaparsanız, Anadolu mutfağı istediğimiz yere gelir.” Haber Merkezi