AKDENİZLİ ŞİFALI BİR BİTKİ; MENENGİÇ (BITTIN, SAKIZ MURCU)
Antakya Doğa Sanat ve Turizm Derneği Başkanı Dr.Biyolog Samim Kayıkçı bölgemiz endemik türlerinden Menengiç ile ilgili hazırladığı bilgilendirme yazısında: ”Akdeniz havzası sahip olduğu özel iklimsel yapısı ve eşsiz biyolojik çeşitlilikle kıyısında yer alan ülkelere bir hazine sunar. Ülkemiz ve ilimiz bu eşsiz hazinenin üzerinde yer alır. Hatay ili barındırdığı eşsiz doğal güzelliklerle ulusal ve uluslararası düzeyde özgün bir yere sahiptir. İlimiz çok zengin bir biyolojik çeşitlilik barındırır.
Bilimsel ismi “Pistacia palaestina Boiss.” olan Menengiç Akdeniz Bölgesinin karakteristik bir türüdür. Sumak, antep fıstığı ve sakız ağacının içinde yer aldığı Menengiçgiller (Anacardiaceae) ailesine ait bir bitkidir. Bitki çalı ve küçük ağaç formundadır. Sonbaharda yaprakları altın sarısı, turuncu ya da kırmızı rengine döner. Kışın yaprak döker. Bölgemizde Şubat-Mart arasında yapraklanmaya başlar. Meyveleri sonbahara doğru olgunlaşır. İlimizde doğal olarak geniş bir yayılışı vardır. Ülkemiz dışında Suriye, Lübnan, Filistin ve Kıbrıs’ta doğal olarak yayılış gösterirÜlkemizin farklı bölgelerinde, yerel olarak, çitlenbik, bıttın, bıttım, çöğre ve çıtmık gibi farklı isimlerle bilinen menengiç önemli bir tıbbi ve aromatik bitkidir. Çok eski zamanlardan günümüze kadar, geleneksel halk tıbbında, bitkinin yaprak, meyve, taze sürgün, çiçek, kök, mazı ve kabuk gibi çeşitli kısımlarının kullanıldığı bilinmektedir.
Menengiç, reçine, uçucu yağlar, flavonoidler, tanenler, şekerler, proteinler, organik asitler açısından zengin bir kimyasal içeriğe sahiptir. Bitkinin uçucu yağında α-pinene, D-limonene, β-ocimene, β-pinene ve sabinene ana bileşenlerdir. Sahip olduğu etkili kimyasal sayesinde, bitkinin antikanser, antibakteriyel, antifungal ve antienflamatuvar özellikleri olduğu bildirilmiştir.
Bitkinin, geleneksel halk tıbbında, mide rahatsızlıkları, karın ağrıları, astım, ateş, romatizma, öksürük, yara, böbrek taşı, egzama ve sarılık gibi hastalıkların tedavisinde kullanıldığı rapor edilmiştir. Bitkinin yapraklarından ateş düşürücü, romatizma iyileştirici, öksürük giderici, yara iyileştirici ve idrar söktürücü olarak faydalanıldığı bildirilmiştir.
Bitkinin meyvelerinden ülkemizin güneydoğu bölgesinde meşhur olan ve bugün tüm ülkede sevilerek tüketilen “menengiç kahvesi” yapılmaktadır. Menengiç bitkisinin olgun meyvelerinin lezzet vermek amacıyla köy ekmeklerine katıldığı, ayrıca kavrulup tuzlanarak çerez olarak tüketildiği; taze sürgünlerinin toplanılıp konserve şeklinde hazırlanarak yemeklerde kullanıldığı ve salata olarak tüketildiği rapor edilmiştir. İlimizde menengiç ağacının taze sürgünlerine “sakız murcu” denir. İlkbaharda toplanan taze sürgünler hem taze olarak salata yapılarak tüketilir (nar ekşili ya da limonlu yapılır, ilk defa yiyenlere tadı buruk gelebilir), hem de soğan-domates-biber ile kavrulup üstüne yumurta kırılarak yenir. İlimizde de bitkinin olgun meyveleri kavrularak çerez olarak tüketilir.
Sahip olduğumuz doğal zenginliklerin belirlenmesi, tanıtılması, korunması ve bu zenginliklerin koruma-kullanım dengesi gözetilerek ekonomik olarak değerlendirilmesi ilimizin ve ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayacaktır.” ifadelerine yer verdi.Haber Merkezi