HATAY BAROSU KARŞI ÇIKTI
Hatay Barosu, Dörtyol-Kuzuculu’da 200 bin ton kapasiteli alçı ocağı ve 10 bin ton kapasiteli Grafit Ocağı açılmasının, bölgedeki ağaç ve bitki türlerini yok edeceği gerekçesiyle karşı çıkıyor.
Hatay Barosu Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu, ilimiz Dörtyol ilçesi Kuzuculu Mahallesi kırsalında 200 bin ton kapasiteli alçı ocağı ile 10 bin ton kapasiteli grafit ocağı kurulmasının, bölgedeki ağaç ve bitki türlerini yok edebileceği gerekmesiyle, bu konuda karşı bir duruş sergiledi.
Hatay Barosu Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu açıklamasında, Ocak çalışmaları sebebiyle, hafriyat kamyonlarının günlük 840 ton grafit ve alçı taşını taşınmasının planlandığı hatırlatıldı ve şöyle denildi:
“Yapılması planlanan bu işletmenin, bölgede bulunan ağaç ve bitki türlerini yok edebileceği, hayvanların ve insanların sağlığını olumsuz etkileyip, yıllar içerisinde alçı-grafit ocağı faaliyetinden ortaya çıkan tozlarla solunum sistemi hastalıklarına yol açabileceği, projeyi takip eden bilim insanlarının görüşleriyle sabittir. Özellikle grafit tozu, solunum sistemi üzerindeki etkisi açısından en tehlikeli gazlardan biri olarak kabul edilmektedir.
İşletmenin yapılmasının planlandığı konum içinde bulunan Amanos Dağları, bu bölgenin oksijen kaynağı ve hemen yakınındaki Deliçay Deresi ise içme ve sulama suyu kaynağı olarak bilinmektedir. Yerleşim alanlarının yakınında, bağ, bahçe, zeytinlik ve orman alanlarında açık ocak işletmeye kalkışmak, önemli ve telafi edilemeyecek zararlara da sebep olacaktır.
Ülkemizin farklı bölgelerinde alçı-grafit ocaklarının, yapıldığı yerleşim bölgelerinde bulunan tüm canlılar için telafisi mümkün olmayan zararlara yol açtığı görülmektedir. İlimizde yapılması planlanan işletmenin ruhsat alanının çevresinde yerleşim yerleri olduğu gibi, meyve ve sebze bahçeleri de vardır. Bu bahçeler, toz ve kimyasal atıklardan etkileneceklerdir. Dolaylı yollardan yer altı sularına karışan zararlı atıklar nedeniyle de, Deliçay olarak bilinen doğa harikası doğal yaşam alanı da zarar görecektir.
Ülkemiz, giderek büyüyen çevre ve iklim sorunlarıyla karşı karşıyadır. Sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının sürekli ihlal edildiği günümüzde, toplum yararını yok sayan bu tarz yatırımlar, sürdürülebilir yaşamı da tehdit etmektedir. Dünyada ve özellikle ülkemizde, temiz su kaynakları kirlenmekte, verimli tarım toprakları ve orman varlıklarımız azalmaktadır. Tüm canlıların içinde yaşadığı çevre ve iklim krizi, önümüzdeki süreçte daha da yoğun hissedilecek ve eko-sistem üzerinde büyük bir baskı yaratacaktır. Bölgemizde yapılması planlanan alçı-grafit ocağı projesinin, çevreyi koruma mücadelesinin bu hassasiyetleri dikkate alınmadan hazırlandığı açıktır.
Projenin, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu’nun gereği olan ‘halkın katılımı toplantısının’, halkı yatırım hakkında bilgilendirmek, projeye ilişkin görüş ve önerileri almak üzere, projeden en çok etkilenmesi beklenen ilgili halkın kolaylıkla ulaşabileceği, Valilikçe belirlenen merkezi bir yer ve saatte yapılması, ilgili yönetmeliğin gereğidir.
Bu kurala rağmen, toplantının, halkın toplu ulaşım ile katılmasının mümkün olmadığı, şehir merkezine onlarca kilometre uzaklıkta ve telafi eğitimlerinin hala devam ettiği bir ilkokulda yapılmasının amaçlanması, bölge halkının menfaatleri gözetilmeden alınmış bir karar olarak gözükmektedir.
Halkın katılım toplantısının, Valilik kararıyla 08.07.2021 tarihinde yapılması planlanmış olup, bölge halkının isteği ve taleplerimiz doğrultusunda, başka bir yerde daha fazla katılım sağlanabilmesi amacıyla, toplantı daha ileri bir tarihe ertelenmiştir.
Süreç, aynı kararlılıkla takip edilecektir. Tüm bu bilgiler kapsamında, Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu olarak, bölgedeki tüm yaşam unsurlarının devamlılığını tehdit eden alçı-grafit projesine karşı olduğumuzu ve sürecin takipçisi olarak projenin gerçekleştirilmesine karşı atılması gerekli tüm hukuki adımlarda bölge halkının yanında olacağımızı kamuoyuna saygıyla bildiririz.” Haber Merkezi