ÖNLEM ALINMASI İÇİN PAYAS’IN NE KADAR KİRLENMESİ GEREKİYOR?
Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Payas ilçesindeki çevre kirliliği hakkında yazılı bir basın açıklamasında bulundu.
Hatay’ın özellikle kıyı ilçelerinde yerleşim alanlarının ve işletmelerin iç içe bulunduğuna dikkat çeken Kara, “Şehrimizin coğrafi yapısı, nüfusumuzun az alanda yoğunlaşmasına yol açan bir özelliğe sahip. Bu yüzden, sanayi tesislerimizin ağırlıklı olarak kurulduğu Payas, Erzin, Dörtyol, İskenderun ilçelerimizde konutların ve sanayi tesislerinin yan yana bulunduğu görülebilir. Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminden alınan veriler, bu gözlemi doğrulamaktadır: 2023 yılı verilerine göre, ülkemizde kilometre başına düşen kişi sayısı ortalama 111 kişiyken Hatay’da bu sayı 265’tir. Nüfus yoğunluğu bakımından Hatay, 81 il içinde, 8’inci sırada yer alır. Bu yoğunlaşmanın elbette birçok yan etkisi var. Payas ilçemiz, bu etkileri ne yazık ki en olumsuz şekliyle yaşamaktadır. Küçük Sanayi Sitesi ve Organize Sanayi Sitesi olarak iki büyük üretim alanının bulunduğu Payas’ta, demir ve demir mamulleri üreten, haddehane gibi tesisler faaliyet göstermektedir. Bu tesisler kirletici yükü fazla, büyük miktarda ham madde kullanan ve atık madde üreten merkezlerdir. Bu nedenle Payas’taki yurttaşlarımız balkona çıktıklarında kirli hava solumaktan, molozlara basarak yürümeye çalışmaktan, Payas Çayı’nın kirli halde akıyor olmasından, hiç bitmeyen gürültüden bıkmış durumda. Önlem alınması için Payas’ın havasının, suyunun, toprağının daha ne kadar kirlenmesi, kaç kişinin hastalanması gerekiyor?” diye konuştu.
YILDIRIM KARA: ŞİRKETLER ÇEVREYE OLAN SORUMLULUKLARINI HATIRLAMALIDIR
Payas’ta faaliyet gösteren sanayi işletmelerinin denetlenmesi gerektiğini vurgulayan Kara, “Solunum yollarına nüfuz edebilen zararlı partikülleri ifade eden PM10 ölçümleri, yurttaşlarımızın soluduğu havanın ne kadar kirli olduğunu göstermektedir. İskenderun ile Payas arasında bulunan Hava Kalitesi İzleme istasyonu verilerine göre, ulusal sınır olan 50 mikrogram/metreküp değeri sürekli aşılıyor. Örneğin 23 Ekim’den beri havadaki partikül miktarı, sınır değerin üzerindedir. Bunun anlamı, yurttaşların zehir soluyor olduğudur. Kirlenme, sadece havayla da sınırlı değildir. Payas Çayı’nın etrafındaki molozlar yetmiyormuş gibi, İskenderun’a giden yol üzerinde de küçük bir dağ boyutunda cüruf yığınları yükselmektedir. Payas Çayı’nın kirli aktığı da açık biçimde görülmektedir. Hatay Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünün son hazırladığı İl Durum Raporu, 2021 tarihli. Bu rapora göre Payas’ta belediyenin atık su arıtma tesisi var ve atık su, Payas Çayı’na deşarj ediliyor. Aynı rapora göre, Payas Organize Sanayi Sitesinin atık su arıtma tesisi yok. Buna gerekçe olarak da sanayide oluşan evsel atık suların belediye arıtma tesisine gönderildiği, endüstriyel atık suların ise tesislerde yeniden kullanıldığı belirtilmiş. Ancak Payas Çayı’ndaki kirliliğin vardığı düzey, arıtma sistemlerinin ya da atık su üreten tesislerin denetlenmesi gerektiğine işaret etmektedir. Şirketler çevreye olan sorumluluklarını hatırlamak zorundadır. Bunu hatırlatabilecek güç de İl Sağlık Müdürlüğü, Valilik gibi kurumlarımızdadır. Bu kurumları Payas’a gelmeye, halk sağlığını tehdit eden kirlilik kaynaklarını yerinde görüp harekete geçmeye çağırıyorum. Ya şirketler doğaya, insana olan sorumluluklarını yerine getirmeli ya da valilik, üretim lisanslarının iptali gibi sert önlemler ve yaptırımlar uygulanmalıdır” dedi.